Küresel arenada rekabet her geçen gün artıyor. Dijitalleşme bir seçenek değil, kaçınılmaz bir gereklilik haline geldi. Büyük şirketler dijital dönüşüm projelerine yatırım yaparak iş süreçlerini ve müşteri etkileşimlerini geliştirmeyi amaçlıyor. Pandemi döneminden sonra, yapay zeka ve otomasyon yatırımları daha da kritik bir önem kazandı.
Denetim şirketi Deloitte’un yaptığı araştırmaya göre, şirketlerin yüzde 47’sinin yapay zekâdan endişe duyduğu ortaya çıktı. Bu bir anlamda, yapay zekâ konusunda şirketlerin ikiye bölündüğünün somut bir örneği. Sektör devleri, yapay zekâ entegrasyonunu hız kesmeden sürdürürken; orta ve küçük ölçekli işletmeler de yapay zekâ teknolojisinin kritik öneminin yeni, yeni farkında. Yapay zekâ, özellikle chatbot ve e-posta gönderimi alanlarında işletmelerin iletişim stratejilerini yeniden şekillendiriyor. Bu entegrasyonlar, işletmelerin müşteri ilişkileri yönetimini optimize ederken, aynı zamanda müşteri memnuniyetini artırıyor ve işletmeler için daha geniş bir müşteri kitlesi erişimi sağlıyor. Forbes’un 600 büyük ölçekli şirketten topladığı istatistiklere göre, şirketler müşteri deneyimini iyileştirmek için yapay zeka’yı şöyle kullanıyor veya kullanmayı planlıyor: Anlık mesajlaşma için chatbotlar: yüzde 73, e-posta oluşturma: yüzde 61, ürün önerileri ve diğer kişiselleştirilmiş hizmetler: yüze 55, kısa mesaj oluşturma: yüzde 49,kişiselleştirilmiş reklamcılık: yüzde 46, web siteleri için uzun metin içerik oluşturma: yüze 42, telefon aramaları: yüzde 36
Yapay Zekâ Büyük Katkı
Veventures Holding’in dijital operasyonlarını yürüten Vebilişim Teknoloji Genel Müdürü Barbaros Durdağ, yapay zekânın önemli avantajlar sunduğunu belirterek, “Yapay zekâ kullanımı kişiselleştirilmiş reklamlar ve mailler oluşturmak için vazgeçilmez bir araç. Ayrıca da, maliyetleri azaltma konusunda da işletmelere büyük katkı sağlıyor” diyor. Durdağ, Vebilişim’in fintech şirketlerine sunduğu danışmanlık hizmetlerinde; yapay zekâ destekli kişiselleştirilmiş reklamlar, hedef kitleye tanımlı yapay zekâ destekli otomasyonlar, site ısı haritaları gibi pek çok dijital dönüşüm aracını kullanarak yüzde 30 ile yüzde 70 arasında bir gelir artışı ve yüzde 20 ila yüzde 65 arasında iş yükünde azalma sağladıklarını da vurguluyor.
Şimdi Harekete Geçmelisiniz?
Barbaros Durdağ, yapay zekâ destekli dijital dönüşümün işletmeler için iki yönlü katkısına vurgu yaparak; işletmeler yapay zekâ destekli reklamlar ile gelir artışı yaşarken, aynı zamanda yapay zekâ destekli otomasyonları kullanarak performans verimliliği elde edip maliyetlerini azaltmış oluyorlar. Ayrıca, rekabetin böylesine global hale geldiği bir dönemde işletmelerin er ya da geç bu uygulamalarla tanışacağını belirtiyor.
Bu arada McKinsey Raporuna göre de 2035 yılında her sektör için kar payı artış yüzdeleri şöyle; Eğitim yüzde 84, konaklama ve yiyecek hizmetleri yüzde 74, inşaat yüzde 71, toptan ve perakende yüzde 59, sağlık yüzde 55, tarım, ormancılık ve balıkçılık yüzde 53, sosyal hizmetler yüzde 46, taşımacılık ve depolama yüzde 44. Bunun sonucu olarak yapay zeka ve otomasyon teknolojilerinin benimsenmesi, şirketlerin gelecekteki başarısını güvence altına almak için olmazsa olmaz bir şart haline geldi. Gelişen bu teknoloji işletmeleri endişelendirse de; sağladığı operasyonel mükemmellik, müşteri memnuniyeti ve sürdürülebilir büyüme konusunda önemli bir rekabet avantajı sağladığı gerçeğini atlamamak gerekiyor..