Atatürk Kültür Merkezi (AKM), dünyanın en saygın bale topluluklarından Bolşoy Tiyatrosu’nu ilk kez İstanbul’da ağırlıyor. Dünyaca ünlü topluluk, Romeo ve Juliet ile Kuğu Gölü’nü özgün dekorları, göz alıcı kostümleri, usta orkestrası ve geniş kadrosuyla sahneye taşıyor.
Bu nedenle de Rusya’nın efsanevi Bolşoy Tiyatrosu, yaklaşık 350 kişilik dev kadrosuyla İstanbul’a geliyor. Dansçıları, orkestrası ve teknik ekibiyle birlikte sahneye taşınacak yapım, izleyicilere sadece bir bale gösterisi değil, aynı zamanda sahne sanatlarının bütünlüklü bir şölenini sunuyor. Atatürk Kültür Merkezi’nin görkemli atmosferinde, İstanbul Kültür Yolu Festivali kapsamında gerçekleşecek bu özel buluşmada, klasik bale repertuvarının en önemli yapıtlarından Romeo ve Juliet izleyiciyle buluşuyor. Özgün dekor ve kostümler, Prokofyev’in müziğiyle birleşerek AKM sahnesinde büyüleyici bir atmosfer yaratıyor.
Romeo Juliet: İlk kez 1940 yılında sahnelenen Romeo ve Juliet, Sergey Prokofyev’in ölümsüz müziği ve Leonid Lavrovski’nin özgün koreografisiyle bale tarihine damga vurmuştu. Lavrovski, bu sahnelemede Verona kroniklerinden, Orta Çağ aşk anlatılarından ve tarihî dans geleneklerinden esinlenmişti. Zengin anlatımı ve dramatik gücüyle eser, sahnelendiği günden bu yana dünya bale topluluklarının başyapıtları arasında yer alıyor. Romeo ve Juliet-Bolşoy Bale ve Orkestrası; 26-27 Eylül saat 19.00’da AKM Türk Telekom Opera Salonu’nda.

Kuğu Gölü: İlk kez 1877’de sahnelenen Kuğu Gölü, Pyotr Çaykovski’nin Bolşoy Tiyatrosu için bestelediği ilk bale olma özelliğini taşıyor. Efsanevi müziği, Küçük Kuğuların Dansı ve Siyah Kuğu Odile’in 32 fouetté dönüşüyle tanınan eser, bugün hâlâ dünyanın en çok sahnelenen bale yapıtları arasında yer alıyor. Kuğu Gölü-Bolşoy Bale ve Orkestrası; 29-30 Eylül saat 19.00’da AKM Türk Telekom Opera Salonu’nda.