12 Aralık 2024 Perşembe
Ana SayfaKültür-SanatBale ile Hindistan’a Yolculuk

Bale ile Hindistan’a Yolculuk

İstanbul Devlet Opera ve Balesi, en büyük bale eserlerinden biri olan La Bayadère’i bale severlerle yeniden buluşturmaya hazırlanıyor.

Atatürk Kültür Merkezi Türk Telekom Opera Salonu’nun muhteşem atmosferinde seyircisi ile buluşacak. La Bayadère balesinin konusu Hindistan’da geçiyor. Ülkenin aşk ve entrika yüklü sihirli atmosferi, Marius Petipa’nın eşsiz koreografisi, Ludwig Minkus’un müziğinin melodik çekiciliğinin yanı sıra, gösterişli töresellik ve etnik ögeler içeren sahneleri ve mükemmel danslarıyla bale severlere çok şey vadediyor.

İlk kez St.Petersburg – Bolşoy Kamenny İmparatorluk Tiyatrosu’nda 4 Şubat 1877 ‘de sahnelendi. Bestesi 1871-1886 yılları arasında bu tiyatroda, resmî bale müziği bestecisi olarak görev yapan Ludwig Minkus’a ait olan eserde, yaylı çalgılar eşliğindeki yumuşak notalardan, vurmalı çalgılar eşliğindeki sert notalara geçiş yapan müzik, iyi ve kötü olayları önceden haber verir nitelikte. Koreografideki her adım, müzik ile muhteşem bir uyum içinde. Batının koreograf Petipa’yı tanımasını sağlayan La Bayadère, çağdaş eleştirmenler tarafından en büyük başyapıtlardan biri olarak değerlendiriliyor. Özellikle üçüncü perdedeki eşsiz bölüm ‘’Gölgelerin Krallığı’’ sadece La Bayadère’in değil, klasik balenin de koreografi anlamında en akademik ve en zorlayıcı sahnelerinden biri olarak nitelendiriliyor.

Türkiye prömiyeri 31 Mart 1997’de Ankara Devlet Opera ve Balesi tarafından gerçekleştirilen La Bayadère’i Ayşem Sunal Savaşkurt sahneye koyuyor. Bale severlerin Efter Tunç’un dekorları, Gülden Sayıl’ın kostümleri, Önder Arık’ın ışıkları ile Hindistan’ın baharat kokulu mistik ve etnik atmosferini derinden hissedecekleri La Bayadère, 7 Kasım Saat 20.00’da ve 9 Kasım 16.00’da AKM Türk Telekom Opera Salonu’nda.  

Koreograf: M. Petipa, sahneye koyan ve düzenleyen: Ayşem Sunal Savaşkurt, orkestra şefi: Zdravko Lazarov, dekor tasarımı: Efter Tunç, kostüm tasarımı: Gülden Sayıl, ışık tasarımı: Önder Arık, Nikiya: Büşra Ay, Berfu Elmas, Berin Kocabaşoğlu, Solor: Çağatay Özmen, Batur Büklü, Yılmaz Berkay Günay, Gamzatti: Gizem A. Tuncay, Merve Topaldemir, Ayça Anıl, Ami Naito, Altın İdol: Can Bezirganoğlu, Yılmaz Berkay Günay, Arda Erkara, Yüce Brahman: M. K. Onur Tunay, Bahadır Ovacıklı, Rajah: Alkış Peker, Alper Akalın.

Eseri konusu: Yüce Brahman, rahipler ve tapınak dansçıları Hindistan’da Kutsal Ateş Ayini düzenlemekte. Tapınak dansçılarının en güzeli olan Nikiya, baş tapınak dansçısı olarak onurlandırılmış. Yüce Brahman, Nikiya’ya aşkını ilan eder, ancak Nikiya onu reddeder ve gece vakti asil savaşçı Solor ile gizlice buluşur. Birlikte dans ederler ve Kutsal Ateş üzerine birbirlerine sonsuz aşk sözü verirler. Kıskanç Yüce Brahman durumu anlayınca, Solor’u öldürmeye ant içer. Rajah, Solor’un cesaretini ödüllendirmek ister ve kızı Gamzatti ile evlenmesine hükmeder. Gamzatti, Solor’un portresini görür görmez ona aşık olur ve tanıştıklarında Solor da onun güzelliğinden oldukça etkilenir. Nikiya’ya sonsuz aşk yemini etmesine rağmen, Rajah’nın isteğine karşı gelemez ve Gamzatti ile evlenmeye karar verir. Yüce Brahman, Rajah’nın Solor’u ortadan kaldıracağını umarak, ona  Nikiya ve Solor’un arasındaki gizli aşktan bahseder. Oysa Rajah, Nikiya’yı öldürmeye karar verir. Bu diyaloğa kulak misafiri olan Gamzatti, Nikiya’yı odasına çağırarak, Solor’dan vazgeçmesi için ona rüşvet vermeyi dener. Gamzatti’yi reddeden Nikiya, çılgına dönerek onu öldürmeye kalkışır. Ardından Nikiya kaçar ve Gamzatti onu yok etmeye yemin eder. Solor ve Gamzatti’nin nişanında Nikiya’ya dans etmesi emredilir. Gamzatti ona hediye olarak bir sepet çiçek gönderir. Nikiya çiçeklerin Solor’dan geldiğini düşünür. Oysa çiçek sepetinde zehirli bir yılan gizlidir. Yılan, Nikiya’yı sokar; Nikiya ona sunulan panzehri almak istemez ve ölür. Solor odasında yapayalnızdır. Nikiya’nın ölümünden duyduğu üzüntüye tamamen teslim olmuştur. Acısını dindirmek için afyon çeker ve gördüğü halüsinasyonlar onu Gölgelerin Krallığı’na sürükler. Burada Nikiya’nın görüntüsü, aşklarından kalan anılar gözlerinin önünden gitmez ve Solor kendi yaşamına son verir. Böylelikle Nikiya ve Solor sonsuz aşkta birleşirler.

İLGİLİ MAKALELER

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

- Reklam -

Çok Okunan

Son Yorumlar

Habil Tangören Açık Malezya’yı Keşfedin
habil tangören Açık Kish Adası Basra’nın İncisi…

Turizm Muhabiri sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya devam et